DÜNDEN BUGÜNE CAZ…
Yirminci yüzyılın başlarında ortaya çıkan caz, ABD’nin New Orleans şehrinde doğdu. İçinde özgünlük ve yaratıcılık barındıran caz, her ne kadar geleneksel gibi dursa da aslında popüler müziğe de göz kırpar. Caz denince akla ilk gelenlerden biri şüphesiz enstrümanlardır. Bunların arasında saksafon, klarnet, flüt, trompet, basgitar, bateri sayılabilir. Caz bir müzik türü olarak kendine özgü özellikler barındırır, bunların en dikkat çekenlerden biri doğaçlamadır. Şarkının bazı yerlerinde müzisyen birden solo çalmaya başlar ve bir doğaçlama yapar. Bu doğaçlama aynı zamanda besteyle o kadar uyumludur ki kendimizi birden müziğin ritmine kaptırırız. Bugün sizlerle caza dair kısa bilgiler paylaşacak ve müziğin dünyasında kısa bir yolculuğa çıkacağız.
1900’lerin başında gelişmeye başlayan bir müzik türü olarak hayatımızdaki yerini aldı. Cazın kısa tanımı için şu açıklamayı yapmak mümkündür: Müzik tekniklerinin harmanlanması. Dixieland Jazz Band’in ilk plaklarını çıkarmasıyla artık varlığını iyiden iyiye hissettirmeye başlamıştır. Tarihler 1920 ila 1930’ları gösterdiğinde ise artık bir caz çağından söz etmek mümkündür.
Caz, ilk yıllarda blues akımından beslenmiştir. Blues, Amerika’ya gelen kölelerin halk müziğidir. Aynı zamanda Amerikalı siyahilerin çalışma sırasında söyledikleri halk şarkılarının bir derlemesidir. Bu halk şarkıları cazı oluşturan en önemli unsurlardandır. Caz, blues ile birbirine çok benzediği için sıkça karıştırılır ancak blues ve caz arasında bazı ayırt edici özellikler vardır. Saksafon ve piyano, caz müziğin öne çıkan enstrümanlarındandır, blues müziğinde ise daha çok gitar vardır. Blues çok daha yavaş çalınır, caz ise biraz daha hareketlidir. Blues daha çok geleneklere bağlıdır ve onlardan beslenir. Caz, şehir hayatı kavramına göz kırpar.
Caz günümüze kadar pek çok değişime uğramıştır. Bazı kaynaklara göre bu müziğin başlangıcı olan Ragtime, siyahilerin törenlerde söyledikleri eski şarkılardan oluşur. İlk olarak 1890’lı yıllarda ortaya çıkmış piyano ağırlıklı bir müzik türüdür. Caz ve ragtime piyanisti denince akla ilk gelen isim Jelly Roll Morton’dur. Ragtime’ı blues takip eder. Amerikalı siyahilerin söylediği halk şarkılarından oluşur.
Caz, perdeye ve sahneye geçtikten sonra artık hot caz kavramı hayatımıza girdi. Hot caz türünde pek çok melodiden bahsetmek mümkün; solo akımından tam da bu noktada söz etmek gerekir zira hot caz, herkesin kendi stilinde solo yaptığı bir türdür. Son olarak Cuse’dan bahsedelim. Cuse; Hot Caz’ın devamı ve daha olgunlaşmış bir müzik türüdür. Cuse gelişimi ile caz müziğin karakteri kesin olarak belirginleşerek, tüm yönleriyle olgunlaşmış ve tamamlanmıştır. Özellikle klasik müzik parçaları, caz müzik ile ortak noktalardan buluşmaya başlamıştır. Efsaneleri hatırlayalım: Louis Armstrong, Coleman Hawkins, Lester Young…
Caz müziğini tanımlarken doğaçlama ve solo akımı kavramları öne çıkar. İlk zamanlar doğaçlama aslında birer “atışma”dan ibaret iken, zamanla işe melodiler de karışmış ve farklı bir duyu şöleni başlamıştır. Caz müziğinde yapılan doğaçlamalar besteye bağlı kalınarak yapılır. Bir parçayı dinlerken birden ritim değişebilir ve melodi farklılaşabilir. Bu esnada dinleyici ritme ayak uydurmaya başlar. Caz, tümüyle dinleyiciyi etkisi altına alabilir. Yapılan doğaçlamalar, bu müzik türünün ayırt edici özelliklerinden biridir. Konu müzik ve duygular olunca, belirli sınırları çizmek doğru olmaz zira caz başlı başına sınırların çok ötesindedir.
3,587 okunma